Requiem For A Dream

En son Kanat Güner’in Eroin Güncesi adlı kitabını okuduğumda tanışmıştım bu duygularla ve bir insanın bağımlılığından ötürü çaresiz kaldığında neler yapabileceğini o zaman görmüştüm en son. Requiem For A Dream filmini ise bir arkadaşımın tacize varan ‘kesinlikle izlemelisin’ telkinlerine üç ay kadar dayandıktan sonra izleme fırsatı bulabildim. Konusuna ilk bakışta verdiği mesaj klasik ‘uyuşturucu kötüdür’ gibi görünse de, amacına gerçekten ulaşabilecek kalitede insan üzerinde inanılmaz etkiler bırakan bir film. Yer yer mide bulandıran ve iç acıtan buna rağmen ekranın başından kaldırmayan son ana kadar oturduğun koltuğa mıhlayan bir kurgusu var....

March 29, 2010 · 1 min · 172 words · admin

Sherlock Holmes

Öncelikle bu hafta sonu akşama kadar bilgisayar karşısında miskin miskin oturup vaktimi hiç düşünmeden (belki de gerçekten aptalca işlerle) öldürme planımı bir telefonuyla altüst eden arkadaşıma can-ı gönülden teşekkürlerimi iletmek isterim buradan. Bugün gerçekten keyifli ve güzel bir gündü. Filme gelecek olursak, hemen her sahne ayrı bir fotoğraf tadında ve göz doyurucuydu. Detayların üzerinde gayet emek harcandığı belli. Ayrıca kelime oyunlarıyla dolu kaçırılmaması gereken çok fazla diyalog var. Kavga sahnelerindeki kurgu ve anlatım şahaneydi diyebilirim....

February 7, 2010 · 1 min · 139 words · admin

Ejder Kapanı

Bugün dördüncü kez izlemeye gittiğim fakat yer doluluğundan dolayı izleyemediğim Avatar’a gittim. Sonuç değişmedi en yakın iki seansta da gösterimdeki tüm salonlar hıncahınç doluydu ve iki kişilik dahi yer bulamadık. Uzun süredir vizyonda olmasına rağmen yoğunluğa bakılacak olursa bir o kadar daha kalacak gibi gözüküyor. Arkadaşın önerisi üzerine fragmanını izlemekten sonra izlemeye karar verdiğim Ejder Kapanı’na girdik. Tabi bu seçimde Uğur Yücel ve Nejat İşlerin payı büyük. Film ilk bakıldığında bir seri katilin hikayesini anlatıyor gibi gözükse de asıl dikkat çekilmek istenen konu pedofili (sübyancılık)....

January 24, 2010 · 2 min · 225 words · admin